|
|
 |
|
cahillik üzerine |
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
cahillik üzerine söyleşi
En büyük cahil, cahil olduğunu bilmeyendir.
Öyle bir şey ki bu, hemen hemen her insanda aynı özelik, aynı huy. Bilmemek, ama bunun yanında bilmediğini de bilmemek, üstelik bir de bilirmiş gibi son derece emin konuşmak, bileni de bilmemekle itham etmek.
Dediğim gibi öyle bir huy ki bu, herkeste var neredeyse, okumuşunda okumamışında, ilköğretim mezunundan üniversite mezununa, sıradan vatandaştan profesörüne değin herkeste var.
Herkes bilmekte, ama hiç kimse bilmediğini bilmemekte.
Üstelik karşılarına bilen çıktığında sergiledikleri tavır çok ilginç geliyor bana. Oysa soruyorum: "Madem bu kadar zekisiniz, neden hiç bir insanın her şeyi bilemeyeceğini bilebilecek kadar aklı başında değilsiniz? Çok mu zor bilmediğini söylemek, çok mu zor bunu kabullenmek, oysa bundan daha doğal olan ne var ki?"
Cahillik başa beladır, okumak, öğrenmek en büyük ilacıdır, ancak düşünemedikten sonra, okuduklarını anlayamadıktan, kavrayamadıktan sonra okumanın da bir anlamı kalmıyor. Hele ki bu tür insanlar ellerine es kaza bir yetki geçirirlerse o zaman insanlığa en büyük kötülüğü yapabilirler. Allah ülkemizi ve bizleri cahillikten, hele de cahil olduğunu bilemeyecek kadar gözü kara cahil olmaktan korusun

|
|
|
|
|
|
|
|